"Külhanbeylilik ile sanat olmaz!"

Geçtiğimiz günlerde Elazığ Belediyesi ile Çaydaçıra Musiki Derneği, Elazığlı Türk Halk Müziği Sanatçısı Celal Özer için vefa gecesi düzenledi. Bu programa katılım sağlayan Özer, Elazığ ziyaretleri kapsamında Gazetemiz Fırat’a da bir nezaket ziyaretinde bulundu ve kendisi ile bu sırada sanat üzerine son derece keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Söyleşi sırasında Özer; sanatı icra edecek yetenekteki bireylerin sanatçı olması gerektiğini belirterek, “Külhanbeylilik ile sanat olmaz” diyerek bir albüm çıkartıp bir klip çekmekle hemen sanatçı olunmadığına dikkat çekti.

Röportaj: Kübra TÜRKAN

Sadece Elazığ’ın değil, Türkiye tarafından sevilen Türk Halk Müziği Sanatçısı Celal Özer ile son derece keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. İşte Sanatçı Özer ile gerçekleştirdiğimiz söyleşinin detayları..

Elazığlısınız ama İstanbul’da yaşamaktasınız. Size özgü düzenlenen vefa gecesine katılmak için memleketinizdesiniz. Memleketinizde olmaktan ve size gösterilen ilgiden hoşnut oldunuz mu?

“VEFA GECESİ İLE GERÇEKTEN MORAL BULDUM”

Bu güzel etkinliğe katılan sanatçıların hemen hepsi benim arkadaşımdı. Bildiğiniz üzere 1981’den beri İstanbul’dayım ve onun için Elazığ’dan biraz uzak kaldım. Konserimiz son derece güzel geçti. Gerçekten moral buldum. Elazığ’da olduğum her an güzel geçti. 4 yıldır gelemiyordum. Bu güzel atmosferde olduğum için iyi ki gelmişim demekteyim. Gerçekten özlemişim. Kardeşlerimi ve yeğenlerimi de gördüm arkadaşlarımın dışında. Sağlık durumumuz iyi olduğu müddetçe Elazığ ve Elazığlılarla iç içe olurum.

Elazığ halkının sanatçılara değer verdiğini düşünüyor musunuz?

“ELAZIĞ HALKI, SANATÇILARINA VEFALI”

Elazığ halkı sanatçılarına sahip çıkıyor. Bu anlamda son derece vefalılar dersek abartmış olmalıyız.

Sanatla iç içe geçen bir ömür ve bir yaşam zor değil mi?

“SEVEREK YAPILAN İŞİN ZORLUĞUNA KATLANILIR”

Sahnelere Elazığ’dan aile çay bahçelerinde başladım. 1981’den beri de İstanbul sahnelerinde çalıştım. Bu mesleği sevdiğim için bana hiç zorlu gelmiyor. Tabi ki her mesleğin zorluğu var. Ama severek yapılan her işin zorluğuna da katlanılıyor.

Geçmişteki sanatçı duruşu ile günümüzdeki sanatçı duruşu arasında çok ciddi bir tezatlık söz konusu mu?

“SANATI İCRA EDECEKLER, SANATÇI OLMALI”

Şimdi sanatçılık kolay oldu. Bir albüm çıkarıyorlar bir de klip çekiyorlar tamam ben sanatçıyım demekteler. Oysa sanat bu mesleği tam anlamı ile güzel icra etmekle olur. Yani bu mesleği gelecek nesillere sevdirebilenler sanatçıdır. Herkes sanatçı olamaz, içinde müzik aşkı barındırmalısınız. Birçok sanatçının hayâl edemediği gözde mekânlarda sahne aldık. Sanatçı başta efendi olacak sonra Allah vergisi sesi ile zaten güzel yerlere gelecektir. Kimsenin kalbi kırılmasın ama sanatı icra edecekler, sanatçı olmalı.

“KÜLHANBEYLİLİK İLE SANAT OLMAZ!”

Bizler sahneye çıktığımızda ceketimizin düğmesini bile sahnede açmazdık açamazdık. Açtığımız zaman uyarılırdık. Sahneniz bitene kadar kılık kıyafetimize özen gösterirdik. Sahnedeki duruşumuz ile seyirciye onları ne denli önemsediğimizi gösterirdik. Külhanbeylilik ile sanat olmaz. Sanat içerisinde incelik taşır. Bizler Elazığ’dan İstanbul’a gelen genç sanatçılarımıza da yardımcı olarak, onları ilgili kişilerle tanıştırmaya çalışıyoruz. Gençlerimizin de ellerinden tutuyoruz.

Popüler kültürün etkisi ile sanatın ve sanatçının değer kaybettiğini düşünüyor musunuz?

Evet ne yazık ki biraz böyle bir durum oldu.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Sizlerin nezdinde gazeteniz Fırat’a teşekkür ederim. Elazığ’da olmak ve hemşehrilerime de sizlerin aracılığı ile güzel mesajlar vermek son derece mutlu etti.