Her felâketin ardından tamam en iyi dersi çıkaracağız, zaman ders alma zamanı diye birbiri ardına söylemler sıralanıp duruyor.
Ruhumuz, zihnimiz birer enkaz yığını…
Pardon ama ne olur artık birbirimizi kandırmayalım! Kimsenin ama kimsenin tam manasıyla ders çıkardığını düşünmüyorum. Ayrıca illa büyük felâketlerin ardından mı insan hayatı ve insan hayatının devamlılığı için gerekli olan zaruri ihtiyaçlar silsilesi akıllara gelir? “Hep sonradan, gelir aklım başıma, hep sonradan” dizeleri dilimin ucuna geliyor. Nasıl gelmesin ki?
Bir türlü deprem enkazından çıkamıyoruz. Yarın bugün deprem enkazından kurtulsak bile kokuşmuş liyakatsizlik enkazından çıkamayınca ne değişecek?
Bir sonraki afete kadar bir önceki afetin açtığı yaraları sarmaya yara bandı aramakla meşgulüz. Dün enkazlı, bugün parçalı bulutlu ve gelecek ise gölgeler içinde...
Kanıksadık olup biteni ve kanıksıyor oluşumuz acılarımızın cilası oldu. Ta ki bir sonraki derin yaraya kadar İnşallah böyle olmaz duası dilimde olsa da birbirimizi dinlemediğimiz ve işi ehline bırakmadığımız müddetçe bu döngü böyle sürüp gidecek. ‘Ben dedim o dinlemedi.’ ‘O dedi ben dinlemedin’ yaygaralarına daha çok maruz kalacağız.
Çünkü liyakatsizlik enkazı kol geziyor ve bu kol öyle bir kangrenli ki değdiği her yeri cansız bırakıyor. Dilimde tüy bitti. Herkes her işten anlayamaz, sırf birileri göbeğinizi kesti diye tüm göbek bağlarını iş bilmeyene emanet edip, sonrada vay efendim ortalık nasıl oldu da Arap saçına döndü diye bir de kendi eserini vah vahlar eşliğinde seyretmeye kalkanlardan geçilmiyor. Bıktık hep aynı nakaratı dinlemekten.
Liyakatsizlik yüzünden, samimiyetsizler ve cahiller çağının göbeğinde yaşamlara teslim edildik. Yaralar sarılırken bile öngörüsüzlük yüzünden yeni sorunlarla cebelleşmek zorunda kalıyoruz. Koordinasyon bu denli sancılı olmamalı! Ama işler kuralına göre değil de adamına göre ilerlediğinden bu kaoslar ne yazık ki son bulmuyor ve bulmayacakta. Hemen her kesim de bir bananecilik hâkim.
Kusura bakmayın ama insan olarak yaratıldıysanız, yaşadığınız dünyaya da birlikte nefes alıp verdiğiniz insanlara karşı da sorumluluğunuz var. Yani görmezden, işitmekten, anlamaktan geldiğiniz sorunlar yarın bugün sizin ayağınıza dolaştığında vah beni vah beni demeniz hiç ama hiçbir şeyi değiştirmeyecek.
Zaman 3 maymunu oynama zamanı değil; hayatlarımıza kapanması zor acılar açan liyakatsizlik enkazından da bir an evvel kurtulmalıyız. Yoksa daha çok dünlerimizi enkaza; bugünlerimizi parçalı buluta yarınlarımızı da gölgeler esir alacak.
Yorum yazarak Elazığ Fırat Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Elazığ Fırat Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Elazığ Fırat Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Elazığ Fırat Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Elazığ Fırat Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Elazığ Fırat Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Elazığ Fırat Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Elazığ Fırat Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(3)Fehmi Balcı - Muhafazakâr bir anlayışın bedelini ödüyor bu ülke. Çağdaş evrensel yaşam normlarını benimsemiş kafalar bu enkazı temizler
Muzaffer Güzer - Elbette'ki liyahatin olduğu yerde bütün işlerin kordinali ve doğru işleyiş biçimi gercekleşir.ülkemizde liyakatsizlik olduğu kadar,Adalet sistemimiz, eğitim sistemimiz kapsayıcı bir şekilde değistirilmelidir.özellikle 6 Şubat günü asrın feleketinden ve sel felaketinden millet olarak büyük dersler çikarmamiz lazım.bu konuda bütün politikacılara ülkemizin lehine işleyebilecek ve geleceğimizi önemli kılan bütün meselelerde birlikte hareket ederek, yaşanılabilir bilir bir gelecek hep birlikte inşa etmeliyiz...
Nazmi - Kübra Hanım ağzınıza sağlık
Yazılan yorumlardan Elazığ Fırat Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Elazığ Fırat Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Elazığ Fırat Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.