Elazığ Doğukent Mahallesi'nde yaşayan 44 yaşındaki Gülhan Yılmaz; 2016 yılında kapısına gelen bir anne kedi ve 3 yavrusuna sahip çıktı. Yılmaz, bu kedilere sahip çıktıktan sonra kapısına gelen bütün kedilere bakmaya başladı. Evladım dediği kedilere adeta bir anne şefkati ile bakan Yılmaz’ın şu anda toplam 40 kedisi var. Kendi imkanları ile mama alan ve kedilerin veteriner ihtiyaçlarını karşılayan Yılmaz, sosyal medyandan kurduğu sayfadan kedileri için mama desteği sağlamaya çalışıyor.
“Toplamda 40 tane kedim var”
Yaklaşık 7 yıldır evinin kapısını kedilere açan 44 yaşındaki Gülhan Yılmaz; “2016’de kedi bakmaya başladım. İlk zamanlarda bir anne ile yavrusu vardı. Bahçeme geldiler öyle bakmaya başladım. Şu anda bahçemde olan kedilerin hemen hemen hepsi o kedilerin yavruları. Yaklaşık 7 yıldır isteyerek kedilerime bakıyorum. Şu anda toplamda 40 tane kedim var. Bakımları çok zor oluyor. Şu anda klinikte 5 tane kedi var. 6 bine yakın ödeme yapmam lazım, oturmuş nasıl öderim diye düşünüyorum. Önümüz kış, yerleri öyle çok fazla yok” diye konuştu.
“Kışın çok şeye ihtiyacımız oluyor”
Hayvanların da tıpkı insanlar gibi olduğuna vurgu yapan Yılmaz; “Kedilerin yerlerinin üstü kapalı, minderler var. Kışın çok şeye ihtiyacımız oluyor. Mamaya, klinik desteğe ihtiyacımız oluyor. Havalar soğuk olmaya başladığı vakit kediler ishal olmaya başlıyor. Hayvanlarda aynı insanlar gibi. Temel ihtiyaçlarımız aynı. Biz nasıl soğuktan etkileniyorsak onlarda aynı şekilde soğuktan etkileniyorlar” dedi.
“Bir kedi yılda 3 kez yavrulayabiliyor”
Elinden geldiğince sokakta kalan kedilere yardımcı olduğunu belirten Yılmaz; “Geçen gün sokaktaki kedileri beslemeye çıktığımda bir kedi sesi duydum. Daha yavru bir kedi. Yavru kedinin iki gözü de kör. İltihaplanmış, hiçbir şey görmüyor. Onu da kliniğe götürdüm. Elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyor aynı zamanda dişi kedileri kısırlaştırıyorum. Kısırlaştırmaya çalışmamın sebebi daha sağlıklı olmaları. Çünkü bir kedi yılda en az 3 kez yavrulayabiliyor. Bu yavrular sağlıksız oluyor, ölüyorlar” şeklinde konuştu.
“Kedilerim için instagram sayfası açtım”
Artan maliyetlerden dolayı mama fiyatlarının arttığına dikkat çeken Yılmaz; “Kedilerim için instagram sayfası açtım. Kumbaramıza para atanlar oluyor ya da mama alanlar oluyor. Hayırsever vatandaşlar sayesinde kedilere bakabiliyorum. Şu anda kumbaramız boş, en kötü zamanı geçiriyoruz. Zor durumdayız. Maliyetler arttı haliyle bizde zorlanıyoruz. 15 kilo mama 800 TL. 15 kilo bize taş çatlasın 1 hafta gidiyor” dedi.
“Her zaman önceliğim kedilerim oldu”
Önceliğinin her zaman kedileri olduğunun altını çizen Yılmaz; “Bana çoğu kişi ne gerek var kedilere neden bakıyorsun, sen niye bakıyorsun? Diyenler çok oluyor. Kedilere harcayacağın parayı kendine harca diyorlar. Elime geçen bütün harçlıklarımı kedilere harcıyorum. Öyle gezip tozayım, kendime bir şey alayım demiyorum. Benim her zaman önceliğim kedilerim oldu. Hayatımı kedilerime, sokak hayvanlarına adadım. Dışarıda aç susuz kalan hayvanlar için çok üzülüyorum. Ben sadece kedilere değil mahallede ki köpekleri de besliyorum. Dışarıda yaralı gördüğüm hiçbir hayvanı görmezden gelmiyorum” ifadelerini kullandı.
“Kedilere bakmak ciddi bir masraf”
Mahalleden bizde yardımcı olalım, kedilere mama alalım ya da para verelim mama alsın diyen hiç kimse olmadı. Çevremde öyle hayvanlara bakalım diyenler yok. Kediler için açtığım instagram sayfasından bazen iyi insanlara denk geldiğimizde yardımcı oluyorlar. 200 olsun 300 TL olsun para atanlar oluyor. Gelen o paraları kedilerin klinik masrafları, bakımları ya da mamalarına gidiyor. Ayda mutlaka en az 4 kedi hastalanıyor kliniğe götürüyorum. Buda ciddi bir masraf. Bu yıl başıma çok kötü olaylar geldi. Anne kedi 6 yavru doğurdu. O yavruların hepsi öldü. Anne sürekli doğum yaptığı yere gidip bakıyor. Ben bunlara şahit olduğumda çok üzülüyorum” şeklinde konuştu.
“Kedilerimin kimseye zararı yok”
Mahallede kedilerden rahatsız olanların olduğuna değinen Yılmaz; “Mahallemizde kedileri sevmeyenler, kovalayanlar oluyor ama öyle kedilere zarar veren kimse olmadı. Mahallede istemeyenler var ama ben vazgeçmiyorum. Ben kimseyi öyle takıp kedilerimden vazgeçmem. Kedilerimin kimseye zararı yok. Kimsenin kapısının önüne mama koymuyorum. Kendi bahçemde kapımın önünde mamaları ve suları var. Her zaman dış kapıya da mama ve su bırakırım. Çünkü çoğu zaman köpekler geliyor” dedi.
“Evinizin önüne bir kap mama koyun”
Vatandaşlara da seslenen Yılmaz; “Buradan da vatandaşlarımıza seslenmek istiyorum. Yaz kış demeden evlerinin önüne bir kap mama ve su bıraksınlar. Dışarıda kalan canlar için bu çok önemli. Yemedikleri yemeği bırakabilirler ama özellikle şu konu da insanları uyarmak istiyorum; tavuk ve balık çöpe atıldığı zaman lütfen kemikleri ve kılçıkları sarıp öyle çöpe atsınlar. Çünkü kemik ve kılçık hayvanlar için çok zararlı. Çoğu zaman kediler boğuluyor. Ya da kemikler gözlerine ya da başka bir yerlerine batıyor. Vatandaşlarımız bu konuda duyarlı olması gerekiyor. Bizim yemediğimiz şeyleri hayvanlarda yemiyor, yediklerinde de hasta oluyorlar. Hiç olmazsa kapılarına bir tas mama koysunlar. Herkes bunu yaparsa dışarıda aç olan hayvan kalmaz. Hem de bir kişiye yük olmaz. Herkes bunu sorumluluk haline getirip yapmalı” diyerek sözlerini tamamladı.