Elazığ’da ticaretin kalbinin attığı sokaklarda artık esnaflar gelen giden tek tük müşterilerinin yolunu bekliyor. Adeta nostalji yaratan eski ahşap dükkanlarda bir döneme damga vuran esnaflar artık emekliye ayrılacağı günleri bekliyor.
Elazığ’ın eski sokaklarında günü bitirmeye çalışan esnaflardan biride kendi deyimiyle “anadan doğma bu mesleği yapıyorum” diyen terzi ustası Halit Delibalta…
“Ramazan ayı başladı mı artık iş almazdık”
İlkokulu bitirdikten sonra eğitim hayatına devam etmeyen Delibalta 60 yıldır aynı dükkan mesleğine devam ediyor; Mesleğin geçmişinde yaşadıkları yoğunluğu şu sözlerde anlattı;“ 5-6 kişi çalışır işleri yetiştiremezdik. Ramazan aylarında sahur vaktinde eve giderdik. Bayrama elbiseleri yetiştirmek için. Ramazan ayı başladı mı artık iş almazdık o biçim bir iş vardı ama maalesef şimdiler de…”
“Elazığ giyimine çok özen gösteren bir halktı”
Elbise diktirme kültürünü hatırlatan Delibalta; “Elazığ’ın kültürü olarak çok heves vardı ben derdim ki Elazığ’a hazır konfeksiyon girmez o derce bir heves vardı. Elazığ giyimine çok özen gösteren bir halktı kışın palto bile dikerdik. Şimdi kalmadı bunlar artık 3 5 tamirat düşerse çok şükür ekmek paramız çıktı diyoruz.”
Babasının ustasından kendisine miras kalan asırlık ayna
Dükkanın hemen girişinde asılı olan ahşap aynanın hikayesini de anlatan Delibalta; Eskiden bu çarşıda haraç mezat yapanlar vardı. Babam orada bu ayna satılırken aynayı tanıyor. Ayna ustasının aynası orada eski para ile 30 lira alıyor. Ben 60 yıldır bu dükkandayım bu aynada o günden beri bu dükkanda babamdan kaldı. Şimdi bazı arkadaşlar istiyor 5 bin de verseniz vermem diyor. Aşağı yukarı bir asırlık bir ayna. Satmayı düşünmüyorum bende de çocuklarıma kalacak.”