Ekonomik Çıkmaz serimizin bitimiyle birlikte beraberce bu çıkmazdan kurtulmanın yollarını arayan toplumun yöneldiği konulara eğilmek istiyorum. Özellikle günümüzde çokça adını duyduğumuz  

borsa, son zamanlarda enflasyona ezilen insanımızın tutunmak istediği ekonomik enstrümanlar arasında bulunuyor. Ülkemizin döviz ve altına karşı duyduğu antipatiye güvenen vatandaşların ilk sıralarda değerlendirmeye başladığı borsa, yatırım alanında mucizeler sunabilen bir enstrüman olduğu gibi bazen büyük hüsranlara da sebebiyet verebiliyor.

En kısa tabiriyle; yatırımcıların hisse alarak şirketlere ortak olduğu bu platform her gün yeni hesap sahipleriyle büyük bir organizasyon olmaya başladı. Eldeki son verilere ve Merkezi Kayıt Kuruluşuna göre yıl bazında katılımcı sayısı %101,61 oranıyla 2 milyon 546 bin 896 kişi olarak belirtilmiştir. Sadece Türk vatandaşlarını baz alan bu sayının bir de yabancı katılımcı sayısı var ki maalesef bilinememektedir. Böyle büyük bir yükselişin borsaya artı bir değer katacağı öngörülmektedir. Nitekim her gün yeni rekorlar kıran BIST (Borsa İstanbul) verileri bunu göstermektedir.

Katılan vatandaşlarımızın korunması amacıyla kurulan SPK yani Sermaye Piyasa Kurulu, sermaye piyasası kurumlarının, halka açık ortaklıkların, borsaların ve öz düzenleyici kuruluşların sermaye piyasası mevzuatı kapsamında gerçekleştirecekleri işlemlerin mevzuata uyumunun kontrol, gözetim ve denetimini yapmakla sorumludur. Fakat ve ne yazık ki kurum sürekli büyüyen borsa piyasasına ve piyasa spekülatörlerine yetişmekte biraz ağır kalmaktadır.

Piyasa spekülatörleri bu noktada en çok dikkat etmemiz gereken insan tiplemeleridir. Büyük meblağlar ile piyasaya girerek suni piyasalar yaratan spekülatörler, özellikle küçük yatırımcının cebine göz dikmiştir.  Borsada para kazanacağım diye spekülatörlerin eline düşen küçük yatırımcıların büyük bir kısmı artık borsayı dolandırıcıların kaynadığı bir yer olarak tanımlamakta ve nitelikli yatırıma uygun olarak görmemektedir. Bunun hissedarı olduğu şirketle alakalı olduğunu idrak edememekte, şirket verilerini kontrol etmeden kulaktan duyumlarla hareket ederek bir ağ içerisine düşmekteki hatasını borsaya yüklemektedir. Fakat borsa hakkında bilgisi olan nitelikli bir yatırımcı bu enstrümanın faydalı bir şekilde kullanmasını bildiği gibi yatırımlarını misliyle alabilmektedir.

Borsa büyük bir bilgi birikimi gerektirmektedir. Hissedarı olacağınız şirketin varlıkları, borçları, kredileri, yaptığı yatırımları hissenin fiyatını belirlemektedir. Yani bütün bunları bilmeden ve fiyatlanmayı anlamadan yapılacak bir yatırımın fiyasko ile sonuçlanması muhtemeldir. Bu sebeple eğer ekonomik çıkmazdan kurtulmak için borsaya girmeyi planlıyorsanız iyi bir eğitim almaya ihtiyacınız var.