Deprem risk haritaları tarihsel veriler, kaydedilmiş depremler ve bilinen faylardan hareketle hazırlanıyor. Asrın felaketi Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından yeniden gündeme gelen deprem açısından yüksek tehlikeli bölgeler haritada nasıl gösteriliyor? Peki güncel haritada hangi bölgeler risk altında merak edilen soruları Jeoloji Mühendisleri Odası Deprem Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Süleyman Pampal ve Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Afet Yönetimi Uzmanı Doç. Dr. Bülent Özmen Milliyet.com.tr’ ye anlattı.
Haritada tehlike nerede?
Prof. Dr. Pampal Doğu Anadolu Fayı ile ilgili çarpıcı detayları paylaştı. Pampal, “1945 haritasına bakıldığında tehlikeli bölgeler çok az Türkiye’nin yüzde 80’i deprem olmayacak bölge gibi görünüyor. Sadece fayla risk belirlenmez, eski depremler, tarihsel kayıtlar, güncel sarsıntılar da riski belirler. 1947 ve 1963’teki haritalar, İç Anadolu’nun bulunduğu yer ve Doğu Anadolu fayı beyaz renkli yani risksiz olarak gösteriyor. Sadece Kuzey Anadolu Fayı (KAF), Ege’nin bir kısmı ve Hatay yüksek riskli yani kırmızı görünüyor. 1972’de ise Hatay’dan Karlıova’ya kadar kızarmış biraz daha riskli bölgeler artmış görünüyor. Batı Anadolu, İç Anadolu, Denizli’den Afyon’a doğru olan nokta da kızarmış durumda. 1996’da daha çok bölge riskli deprem bölgesi olarak gösteriliyor. Sadece Konya-Aksaray-Mersin’e doğru tehlikesiz bir bölge görüyoruz. Son harita ise tehlikenin düşük gösterildiği konusunda uyarıda bulunduk” ifadelerini kullandı.
Elazığ’da tehlike arttı
Prof. Dr. Pampal ve Doç. Dr. Özmen güncel durumda Türkiye’deki riskli bölgeleri değerlendirdi.
Doç. Dr. Bülent Özmen; Y”eni haritayla en radikal değişim Kırşehir ilinde meydana gelmiştir. 1996 resmi deprem bölgeleri haritasında birinci derece deprem bölgesi içinde gösterilen ve en tehlikeli illerden biri olarak gösterilen Kırşehir, yeni haritanın yürürlüğe girmesiyle deprem tehlikesi açısından en tehlikesiz illerden biri haline gelmiştir. Bu illerin yanı sıra Çanakkale, Muğla, Adana, Antalya, Eskişehir, Malatya gibi birçok ilin deprem tehlikesinin düştüğü görülüyor. Yeni haritanın yürürlüğe girmesiyle Trabzon, Rize, Elazığ, Erzurum, Aksaray gibi illerinde deprem tehlikesi yükselmiştir” şeklinde kaydetti.
“Ölüdeniz fay çok beklemeyip, kırılabilir”
Prof. Dr. Süleyman Pampal ise; “Maraş civarında Ekinözü Nurhak arasında olan Sürgü fayı 400 yıl kadar bir süre kırılmayacak. En son 1513’te kırılmıştı. Bundan sonra da uzun süre burası kırılmayacak. Ancak bu fayın güneyi, Hatay’dan başlayıp güneye doğru Suriye-Lübnan-Akabe Körfezi’ne kadar devam eden kırılması mümkün Ölüdeniz fayı var ki çok beklemeyip, kırılabilir. Kuzeye doğru Çelikhan’a kadar yaklaşık 350-400 km kırıldı. Nurhak’ın doğusundan Adıyaman’a doğru kırıldı ama kuzeyinde kırılmamış yerler var. Erzincan-Karlıova arası Yedisu, sismik boşluk süresinde buralar kırılabilir. Erzincan-Marmara arasında büyük deprem beklenmez Bolu hariç. Orada başka faylar var. 1894’te kırılan adalar fayı Marmara’nın güneyi Çınarcık çukuru Çanakkale’ye doğru, buralar kırılabilir. 1766’da kırılan İstanbul’u yıkan Kumburgaz fayı 7 civarı deprem üretebilir. Tekrarlanma süresi 250 yıl olarak kabul ediliyor. Bu süre dolmak üzere, dolmadan da kırılabilir, dolduktan sonra da kırılabilir ama yakın gelecekte tehlikeli olan bölgeler arasında” diye konuştu.