Uykuya dalmamızda bile eşlik eden telefonlarımız aslında bilmediğimiz zararları da beraberinde getiriyor. Peki, uyurken telefon ne kadar uzakta olmalı? Telefonun insanlar üzerindeki etkileri neler? Tüm bu soruların cevabını Medilines Hospital Hastanesi Nöroloji Uzmanı Uzm. Dr. Emrah Özden verdi.
Özellikle gençlerde ve çocuklarda bağımlılık derecesine ulaşan dijital cihazların sağlık problemlerine neden olduğu gibi sosyal aktiviteli de olumsuz etkiliyor. Telefonlarımızı 7/24 elimizden bırakmayıp telefonlarla neredeyse tuvaletlerde bile beraberiz. Nereye gidersek gidelim yanımıza aldığımız ve evde unuttuğumuz zaman kendimizi eksik hissettiğimiz telefonların aslında bu denli yanımızda bulundurmanın zararlarından haberdar mıyız? Elazığ Medilines Hospital Hastanesi Nöroloji Uzmanı Uzm. Dr. Emrah Özden uyurken telefonu yastık altına koymanın ve başucunda telefon bulundurmanın zararlarını bir bir sıraladı. Özden, insan yaşamını kolaylaştırmak için hızla gelişen teknolojinin, beraberinde ciddi sağlık problemlerini de getirdiği belirtti.
“Telefonla uyumak beyin dalgalarını olumsuz etkiler”
Özellikle gençlerde ve çocuklarda bağımlılık derecesine ulaşan dijital cihazların sağlık problemlerine neden olduğu gibi sosyal aktiviteli de olumsuz etkilediğini belirten Medilines Hospital Hastanesi Nöroloji Uzmanı Uzm. Dr. Emrah Özden; “Telefon baş ucumuzdayken uyumak, beyin dalgalarını olumsuz etkileyebilir ve uyku kalitesini ciddi anlamda düşürebilir. Yoğun cep telefonu kullanımının en azından beyin yorgunluğuna sebebiyet verdiği neredeyse kesin gibidir. Ayrıca, baş ağrıları, hafıza zayıflaması, uyku düzensizliği, yoğun yorgunluk ve stres, konsantrasyon ve dikkat dağınıklığı gibi durumlara yol açabilmektedir. Telefonla uyumak, beyin dalgalarını olumsuz etkileyebilir ve uyku kalitesini düşürebilir. Bu durum uzun vadede hafıza ve konsantrasyon problemlerine yol açabilir” diye konuştu.
“Baş ağrıları ve migren atakları riskini artırır”
Uyku öncesinde telefon ekranına uzun süre maruz kalmanın göze zarar vereceğini ifade eden Uzm. Dr. Özden; “Telefonla uyumak, baş ağrıları ve migren atakları riskini artırabilir. Manyetik dalgaların ve elektromanyetik alanın beyin üzerindeki etkisi nedeniyle bu tür rahatsızlıklar ortaya çıkabilir. Yine uyku öncesi telefon ekranlarına uzun süre maruz kalmak, gözlerde yorgunluk, kızarıklık ve dijital göz yorgunluğu gibi sorunlara yol açabilir. Bazı insanlar telefonların yaydığı elektromanyetik alanların etkilerinden endişe duyuyor. Endişeler, artan beyin tümörü risklerinden doğurganlık üzerindeki etkilere kadar uzanmaktadır” dedi.
“Cep telefonu stres ve kaygı düzeyini artırabilir”
Stres, halsizlik ve uykudan bitkin uyanma gibi şikayetleri olan pek çok kişinin telefonu kendisinden ayrılmaz bir parça olarak gördüğünü belirten Uzm. Dr. Özden; “Cep telefonunuzu alarm kurduğunuz için yanınızdan ayırmak istemiyor olabilirsiniz. Fakat uyanmak için illa ki radyasyon yayan cep telefonunuza ihtiyacınız yok. Bunun yerine normal bir çalar saat tercih edebilirsiniz. Telefonunuzu kullanmadığınız zamanlarda bile telefonunuz çevreye elektromanyetik dalgalar yaymaya devam edecektir. Telefonun başucunda olması, gece boyunca gelen bildirimler ve aramalar nedeniyle uyku kalitesini etkileyebilir ve dinlenmeyi engelleyebilir. Gece boyunca telefonla ilgilenmek, sosyal medya içerikleri veya haberler nedeniyle stres ve kaygı düzeyini artırabilir” ifadelerine yer verdi.
“Uyurken telefonunuzu uçak moduna alın”
Uyurken telefonun uçak moduna alınması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Özden; “Modern cep telefonlarının insan vücudu üzerinde ihmal edilebilir bir etkiye sahip olduğu yaygın olarak kabul edilmektedir, ancak birçoğu, telefonlarını kendilerinden yaklaşık üç metre uzağa koyarak veya en azından uçak moduna alarak biraz temkinli olmanın makul olduğunu düşünüyor. Telefonlar, bir çağrı almasanız bile antenlere birkaç saniyede bir sinyal gönderir, bu nedenle cihaz tarafından yine de az miktarda mikrodalga radyasyonu yayılır. Telefonunuzu uçak moduna alarak ve konum ayarlarını kapatarak bu RF radyasyonunu ciddi şekilde azaltırsınız. Ayrıca alarmınız sabahları çalmaya devam eder” şeklinde konuştu.
“Cep telefonlarını vücudumuzdan uzakta tutmalıyız”
Elektronik cihazların yatak odasında bulundurmaması gerektiğinin altını çizen Uzm. Dr. Özden; “Cep telefonlarını ve diğer elektronik cihazları mümkün olduğunca yatak odasında bulundurmamak gerekiyor. Yatak odası dışında bırakmak veya uçuş moduna almak önemli bir adımdır. Cep telefonlarını mümkün olduğunca vücudumuzdan uzakta tutmalıyız” ifadelerini kullandı.
“Cep telefonları kullanılmıyor olsa bile radyasyon yaymaya devam eder”
“Konuşurken sürekli aynı kulakla tutmayınız” diyen Uzm. Dr. Özden; “Cep telefonlarımızı kullanmıyor bile olsak radyasyon yaymaya devam eder. Mümkün olursa görüşmelerde hoparlör açık şekilde uzaktan kullanılması daha iyi olacaktır. Görüşmeler yarım saati aşmamalıdır. Konuşurken sürekli aynı kulakla tutmayınız. Sürekli konuşurken kulak değiştirin. Cep telefonları, özellikle ilk arama yoğun bir radyasyon yayar, onun için birini aradığınızda iletişim sağlanmadan telefonu kulağa götürmemeliyiz” dedi.
