Azerbaycanlı Kardeşimizi Yabancı Saymak!..

Değerli okurlar, bu hafta sizlere Azerbaycanlı bir dostla yaptığımız sohbeti aktaracağım.

Kendisi Azerbaycan Milli İlimler Akademisi'nde Prof. olarak görev yapıyor.

Evladı ise Fırat Üniversitesi’nde öğrenci.

Bu sebeple sık sık Elazığ'a geliyor.

Onun Elazığ'a olan ilgisi çok öncelere rastlıyor.

Zaman zaman Elazığlı şair ve yazarlar da Azerbaycan'a giderek bu değerli dostun misafiri oluyorlar.

İşte bu değerli dost geçen hafta yine Elazığ'a gelmişti.

Çocuğu için uygun bir yerde ev satın almak ya da kiralamak istiyordu.

Şayet ev satın alırsa Elazığlı olacağını söylemiştim.

Bu sözüm üzerine biraz durakladı ve şöyle dedi; "Günerkan Bey şunu gördüm ve müteessir oldum, muhtarlıkta ve resmi kurumlarda muamele yapmaya kalktığımda beni yabancı olarak niteliyorlar! Türkiye'deki Türk vatandaşları gibi bizde Türk’üz! Bize yabancı gözüyle bakmaları beni çok üzüyor!.."

Onun bu ifadeleri karşısında önce şaşırdım, sonra bir kaç kişi böyle düşünmüş olabilir dedim.

Aslında halkımızın tamamı Azerbaycanlıların Türk olduğunu ve kardeşimiz olduğunu bilir.

Bu değerli dostu teselli etmeye çalıştım.

İkna oldu mu? Bilmiyorum!

Şuan da Türk devletleri içinde bizim gibi Türkçe konuşan tek Türk devleti Azerbaycan'dır.

Gerçi diğer Türk devletlerinin konuştuğu dil de Türkçenin başka bir şeklidir.

Biz ne yazık ki bizden bazıları bağımsızlıklarına kavuşan yeni Türk devletlerine ne diyeceklerini pek bilemiyorlar!

Bu biraz da Türkçe kelimelerin ne manaya geldiğini bilmemelerinden ileri gelmektedir!

Mesela en çok karşılaştığımız hitaplardan biri de, "Türki" kelimesidir!..

Bu kelimenin Türk kelimesi olmadığını maalesef bilmiyorlar!..

"Türki" kelimesi Türk'e benzeyen, Türkü andıran manasına gelir.

Bunu halkımızın birçoğuna maalesef bir türlü anlatamadık!

Oysa Türk boylarının 24 Oğuz boyundan meydana geldiğini tam olarak öğretmiş değiliz!

Bu gün Kırgız, Kazak, Özbek, Türkmen vs. gibi Türk devletleri tamamı bu 24 Oğuz boyunun mensuplarıdır.

Azerbaycanlı da bu Oğuz Boylarına dâhildir.

Bu arada geçen gün Ukrayna'dan şehrimize gelen Ahıska Türkleri de bizim özbeöz kardeşimizdir.

Bunlar daha önce Gürcistan'ın en verimli ovalarında yaşayan bir Türk boyu idi.

Sovyet Rusya döneminde Gürcü asıllı olan Stalin Ahıska Türklerini yurtlarından çıkararak Asya'daki Türk devletlerine dağıtmıştır!

Bunların o verimli arazilerine ise Gürcüleri getirip yerleştirmiştir!

İşte bu Ahıska Türkleri o günden beri vatanlarından ayrı bir şekilde yaşamaktadırlar!..

Türk devletlerine giden her devlet yetkilimizi ellerinde Türk bayrakları ile karşılayıp kendilerinin Türkiye'ye getirilmelerini talep etmektedirler!

Tek arzuları budur.

İşte geçen hafta Ukrayna'dan Elazığ'a getirilen Ahıska Türklerinin bir bölümü de yıllar sonra özledikleri Türkiye'ye kavuşmuşlardır!

Onları bağrımıza basıyoruz!

İnşallah şehrimize yerleşirler!

HAMDİ DAYI'NIN DÜŞMANLARI!

Hamdi Dayı 90 yaşını geçmişti.

Bir gün köylülerle sohbet ederken söz düşmandan açıldı, Hamdi Dayı, "Yahu şuan da çok şükür hiçbir düşmanım yok!" der.

Çevresindekiler merakla sorarlar;

"Hamdi Dayı nasıl olur bu yaşa kadar hiç düşmanın olmadı mı?"

Hamdi dayı sakin bir şekilde cevap verir, " Oldu elbette ama şuan da düşmanım hiç yok çünkü hepsi de çok şükür öldüler!.." der.